Söz ve Müzik
HADİ ASİTANELİOĞLU

Sevgili Müzikseverler,

Bu defa bir ‘SERENAD’, ‘İSTANBUL SERENADI’ , ‘VALS’ ritminde. Vals ritminde serenad olur mu? Ne bileyim, ben yaptım, oldu. Ben bu ismi yakıştırdım.

Besteciler ne kadar güzel serenadlar bestelemişler. Schubert’in serenadı, Toselli’nin serenadı ve daha niceleri . . . Vals'lerde Johann Struass başı çekiyor. İnsanı göklere uçuran unutulmaz besteler var. Benimki, küçük bir müzisyenden İstanbul aşkı uğruna çıkmış birkaç melodik ses cümlesi ve birkaç kısa sözcük.

Bu melodinin ilk kayıtlarını 2004 yılında yapmış hatta seslendirmiştim. Sonra 2005, … 2010’da 11’de 12’de 13’de ara ara üzerinde çalışmışım. Aslında dosyası hep bitmiş olarak bekliyordu. Bazı çalışmalarımda sözlerini değiştirmişim. Galiba ilâve etmeyi düşündüğüm yeni melodiler ve yeni notalarla parçayı devam ettirmek isteği çalışmayı duraksatmıştı. Bunun yanında yaşadığımız olaylar, başka çalışmaların öne çıkması parçanın yerinde kalmasına sebep olmuştu.

Şubat ayından bu yana ismi çok bilinen ‘VERTİGO’ isimli bir hastalığa benzer bir rahatsızlık geçirmekteyim. Çok zor günler geçirdim ve ne yazık ki iyileşme ümidi veren geldiğim noktadan daha iyiye gidemedim, orada kaldım. Hastalığın beraberinde bir de yüz felci de başıma geldi. Gözlerin aşırı yorgunluğu da dengeleri bozuyor, gözlerle iç kulak arasında irtibat var. İşitme kaybım olduğu gibi iki kulak arasında da dengeler ve nitelikler ve algılamalar bozuldu. Kısmen işitmeden nota yazmaya başladım. Beethoven gibi işitmeden beste yapamayacağıma göre, artık bu kıyıda kalan parçayı da YouTube’a koyayım, bundan sonra beste yapmaya da çalışmayayım diye düşündüm. Eski yıllardan beri zarflarda kalan notalar da bulundukları yerde varsın uyuyakalsınlar.

Bu videomu ve dolayısıyla İstanbul denizlerini izleme fırsatı bulacağınızı ümit ediyorum.

Sevgilerimle...